OKULA UYUM SÜRECİ
ÇOCUĞUM NE KADAR SÜRE SONRA OKULA ALIŞIR?
Okul öncesi eğitime başlayan çocuklarımız için evden okula bir geçiş niteliği de taşıyan oryantasyon süreci öğretmenler ve akranlar ile ilişkiler, öğrenme etkinliklerine katılım, kurallara ve okulun beklentilerine uygun davranışlar sergileme gibi alışkanlıkların geliştirilmesi için bir hazırlık dönemidir. Bu süreçte kimi çocuklarımız ilk günden itibaren öğretmen ve arkadaşlarıyla uyumlu davranışlar sergileyebilir fakat kimi çocuklarımız ise bazı uyum sorunları yaşayabilir. Uyum sorunlarına en yaygın olarak sık sık ağlama, yemeyi reddetme, anneye veya babaya karşı bağımlı davranışlar gösterme ve çevreye karşı agresif davranışlar geliştirme gibi kriz tepkilerini örnek gösterebiliriz fakat ebeveynlerin ve öğretmenlerin bu süreçte birbirleriyle yakın iletişim halinde olmaları oryantasyon sürecini daha sağlıklı bir biçimde sonlandırmak adına oldukça önemlidir. Anaokuluna başlama ve okula uyum süreci her çocuk için farklı gelişebilir. Çocuklarımızın oryantasyon sürecini 3 – 10 günleri arasında sağlıklı bir şekilde tamamlamaları beklenmektedir fakat 1 aya kadar uzaması da olağan bir durumdur.
Çocuğum Ne Kadar Süreden Sonra Okula Alışamıyor Kabul Edilir?
Oryantasyon sürecinin 1 ayı aştığı durumlarda çocuklarımızın okula alışamadığını, okula gitmek için duygusal ve bilişsel olarak hazır olmadığı ve kriz durumlarıyla baş edemediğini düşünebiliriz.
Uzman Desteği Alınması Gereken Durumlar
Çocuğumuzun alışma süresi 1 ayı geçiyorsa uyum sorunlarından olan sık sık ağlama, yemeyi reddetme, anneye veya babaya karşı bağımlı davranışlar gösterme, çevreye karşı agresif davranışlar geliştirme gibi kriz tepkileri geçmiyor veya azalmıyorsa uzman desteği alınması gerekmektedir.
Okula Başlayacak Olan Çocuğuma Nasıl Destek Olurum?
- Sakin, sabırlı ve kararlı olun. Çocuklar anne ve babasının endişesini ve huzursuzluğunu hisseder, bu durum onlarda kaygı oluşmasına, kaygılarının artmasına neden olabilir.
- Empati kurun, çocuğunuzun yaşadığı durumu anladığınızı hissettirin. Düşünceleri ve duygularını rahat bir şekilde İfade etmeleri için onlara alan açın.
- Okula gelmeden önce süreçle ilgili mutlaka konuşun. Onu okulda nelerin beklediğini bilmek çocuğu her açıdan rahatlatacaktır. Okulun ve öğretmeninin adı, okulun giriş çıkış saatleri, sınıf arkadaşları, yeme alışkanlıkları, okula nasıl gidip geleceği hakkında bilgi vererek çocuğun zihnindeki bulanıklığı gidermeye yardımcı olun.
- Okul alışverişinde çocuğunuzun fikirlerini alın.
- Çocuğunuza ufak sorumluluklar verin. Örneğin okula hazırlanma sürecinde çantasını kendisinin hazırlaması, kıyafetlerini kendisinin giymesi vb.
- Okula devamlılıkları konusunda istikrarlı ve kararlı bir tutum sergileyin. Okula gelmek istemediklerinde sakinleşmeleri için evde kalmalarına ve bu süreyi tablet, televizyon gibi ekran karşısında geçirmelerine izin vermeyin. Bu yaklaşım çocuğun devamsızlık davranışını pekiştirebilir.
- Çocuğunuzda yoğun kaygı gözlemliyorsanız bu ayrılık sürecine alışabilmesi adına okul öncesinde veya okul harici vakitlerde sizden ayrı vakit geçirebileceği ortamlarda bulunmasına imkân tanıyabilirsiniz. Oyun grupları, spor aktiviteleri vb.
Uyum Süreci Önerileri
Öncelikle çocuğu anlamak ve dinlemek gerekmektedir. Nasıl ki biz yetişkinler yeni bir ortama girdiğimizde endişe duyabiliyoruz, çocuğumuzun da tıpkı buna benzer bir durum yaşadığını unutmamalı ve olabildiğince empati kurarak çocuğu anlamaya çalışarak yaklaşmalıyız. Onu endişelendiren mevzuları, istediklerini ve istemediklerini, hissettiklerini dinlemeliyiz. Çocuklar güvene ve sevgiye ihtiyaç duyarlar. Tam da yabancı bir ortama girecekken bu sevgiyi aşılayıp, güveni hissettirmek son derece elzemdir. Çocuklar okulun ilk yarıyılında bazı korkular yaşayabilirler. Bu korkular davranışa dönüşebilir ve bu durum bazı çocuklarda kendini saldırganlıkla dışa vurulabilirken bazı çocuklar da içe kapanabilir. Şu unutulmamalıdır; okula yeni başlayan çocuklar ilk defa evde, aileden uzakta kalacaktır. Çocuklar evde kendisinin istenilmediğine dair duygular geliştirebilirler. Ebeveynler tam da bu noktada çocuklarını rahatlatmalıdır. Çocuğu zorlamak, çocukla inatlaşmak yerine hem okul ile hem de çocuk ile iş birliği yapmak uygun olacaktır. Çocuğa okulun önemini, amacını, neden okula gideceğini anlatmak, okulu sevdirmek için çabalamak, güven aşılamak, okulu ve okulda karşılaşabileceği şeyleri çocuğun anlayabileceği bir dille aktarmak, öncesinde okulu tanıtmak, hatta kendi okul sürecimizden bahsedip çocuğun da yalnız olmadığını hissettirmek ilerlenebilecek adımlar arasında sayılabilir.
Oryantasyon sürecinde enerjisizlik, çökkün ruh hali, alınganlık, uyku problemleri, baş karın-mide ağrısı, kusma gibi psikosomatik (ruh halinin bedene sirayeti) belirtiler, ağlama krizleri ve saldırgan davranışlara sıkça rastlanır. Burada çocuğa yardım edebilmemiz İçin sakin kalmak ve sabırlı olmak gerekmektedir. Hissettikleri ile alay etmek, ağlama sebeplerini basit görmek çocukta utanç duygusuna sebep olabilir. Çocukla pazarlık yapmaya çalışmak, tehditkâr söylemlerde bulunmak, zorlamak, görmezden gelmek, kızmak bu duruma öfkenin de eşlik etmesine sebep olarak süreci daha da zorlaştırır. Ebeveyni panik içinde ve üzgün görmek çocuğu olumsuz etkileyecektir.
OKULA UYUMDA AKRAN ETKİLEŞİMİ NOKTASINDA ZORLANAN ÇOCUKLARDA UYGULANABİLECEK MÜDAHALE YÖNTEMLERİ
Okul öncesi dönemde çevreye nasıl uyum sağlayacağını çoğunlukla ailesinden öğrenen çocukların önünde yeni bir dünya açılıyor. İlk kez evden ayrılmayı da ifade eden yeni okul dönemi hem çocuklar hem de anne babalar için ayrı önem taşıyor. Çocuğa bu dönemde temel alışkanlıkları kazandırmak, okul fobisini yenmesini sağlamak, özgüvenini desteklemek, kaygılarını anlayarak çözümlemek ancak aile ve eğitimci iş birliği ile mümkün oluyor.
Çocukların hem öğretmenleriyle hem de okulda bir araya geldikleri akranlarıyla kuracakları iletişimin kalitesi bu sayede şekilleniyor. Çocuğun ebeveynleri ile sağlıklı ilişkilere sahip olması okula uyum sürecini büyük ölçüde etkilerken, öğretmen, psikolog ile ebeveyn arasındaki iletişim de bu gelişim sürecinde etkili oluyor.
Okula yeni başlayan her çocuğun farklı miktarlarda endişeleri ve korkuları ve kendi kendilerine sorduğu sorular elbette vardır. Annem, babam ve kardeşlerimden neden ayrılıyorum? Öğretmenlerim ihtiyaç ve isteklerimin farkındalar mı? Eyvah! Evimin yolunu da bilmiyorum! Ya annem beni okuldan almaya gelmezse? Acaba ağlarsam annem benimle kalır mı? Burada ne yapacağım? Bu gibi sorular, kaygı ve endişe hali okul öncesi çocuklarda uyum sürecinde yaşanan durumlardır.
Peki, ne yapmalı?
- Okul ortamına girmek çocuk için eve ait tüm ayrıcalıkları kaybetmek anlamını taşır. Çocuğun bu duygusunun farkında olarak ona sakin yaklaşmalı, okul hakkında açıklama yapmalı, okulun da en az ev kadar güvenli bir yer olduğunu anlatmalısınız.
- Okul süreci ve planlamasına çocuğu da dâhil etmek güven ilişkinizi olumlu yönde etkileyecektir. Birlikte sınıfları dolaşmak, hislerini onunla konuşmak hem sizinle bağını hem de sizinle gezdiği okulun daha tanıdık gelmesi ile birlikte güven ilişkisini arttıracaktır.
- Çocuğumuzla birlikte bir takvim üzerinde, okul günlerini ve tatil günlerini işaretleyerek okul günlerinde öğretmenleri ve arkadaşlarıyla yapacakları güzel şeyleri anlatmak onları rahatlatacaktır.
- Gün sonunda çocuğunuza ısrarcı olmadan günü hakkında sorular sorulabilirsiniz. Günün nasıl geçti? diyerek kendisini size anlatmasını bekleyebilirsiniz.
- Çocuğu tanıyarak yönlendirmek en önemli hususlardan bir tanesidir. Her çocuk kendi içinde başkadır ve karakter özellikleri farklılık gösterir. Bu açıdan hem evde ebeveynleriyle hem de okul içinde öğretmen ve psikologların gözetimiyle çocuk için en doğru olan kişisel davranış biçimi üzerinde çalışmak doğru olacaktır.
- Sabahları okula giderken mutlu ve sakin bir tutum sergilemelisiniz. Ebeveyn olarak kendi duygularınızı kontrol etmeniz de ayrıca önemli. Kaygılı bir tutum sergilediğinizde bu tutumunuzdan çocuğunuzun da etkileneceğini ve belki taklit edilebileceğini unutmayın.
- Teke tek arkadaş ilişkileri geliştirmesine fırsat verin ve çocuğunuzu diğer çocuklarla kıyaslamayın. Mümkünse okul arkadaşları ile okul dışında görüşmeler planlayarak uyum sürecini hızlandırabiliriz.
- Çocuğunuzun eve döneceği saatlerde evde olup onu karşılarken küçük sürprizler hazırlamak çocuğun başarılı olduğu konuları ön planı çıkartarak olumlu yanlarını pekiştirici davranışlarda bulunmak (Aferin... ne kadar güzel yapabiliyorsun artık, büyüdüğünü görmek çok güzel gibi ) oldukça önemlidir. Tüm bunların elbette sabırlı olmak gerektiğini her çocuğun kendi zamanlamasıyla okula alıştığını unutmayın. Her çocuğun uyum sürecinin birbirinden farklı olduğu unutulmamalı ve çocuğa göre yaklaşım belirlenmelidir. Okula uyum döneminde yaşanabilecek sorunların doğal ve geçici olduğu unutulmamalı. Bu süreçte çocuğa karşı anlayışlı ve destekleyici olunmalıdır. Onları tanıyarak, gözlemleyerek tüm ihtiyaçların mümkün olabildiğince uygun bir şekilde sıralanması, çocukların heves ve heyecanlarını kaygıya çevirmelerinin önüne geçecektir.